20091009

Kültür-Sanat


Bu aralar can sıkıntısından oralara buralara gittim, paylaşayım hatta direkt bienalden başlayım.
11. Uluslararası Istanbul Bienali
Herkes aynı şeyi diyor, Brecth'in 3 Kuruşluk Opera'sının ikinci perdesiydi galiba, orada geçen insan ne ile yaşar sorusundan yola çıkılarak yapılmış ve bu konu etrafında toplanmış bir Bienal. Bienalin kelime anlamına baktığımızda anual tarzı yıllık bi anlam çıksa gerek ama diğer her yıl tarzında çevriliyor. İyi hoş, hatta her bir diğer yıl adı altında farklı bir şey işlemesi güzel ama fakat lakin, konunun kapitalizmin üstüne aşırı çullanması, yapay olmakla birlikte bol tekrarlı, tadı kaçmış sakız olarak aklımda yer bırakıyor. Savaş karşıtı söylemin ağır bastığı ve kapitalizme bu kadar yüklenildiği bir ortamda sanki sanatçılar anlaşmışlar da insan ne ile yaşayamazdan girip bu bienale zorlama davet edilmişler.

Kısa filmlerin uzun metrajlı çekilip, mesaj kaygısından çok sanatçıların varlığını öne koyması, ben söylemine odaklanmalarından doğan sıkıcılık ve belirsizlik ise kısa filmlerin ortalama 20 dakika olan katlanılmazlığına ayrı bir katlanılmazlık seviyesi biçiyor. Antrepo'nun sıcak ve havasız konuçlanması ve Uluslararası Kuruluşlar "tü, kaka" bende ayrı bir gerginlik yaratmadı değil. Lakin gelmiş, ve Istanbul'da böyle bienallerin olması çok güzel bir olay. Beni ayrı mutlu ediyor. Yine de daha güzel bir etkinlikler, en azından 2010 arifesinde pek daha bi beklerim.

SGM
Açılışı en azından bu dönemin açlışını Yeni Türkü ile yaptılar galiba, gayet güzel bir performans olmakla birlikte, açıkçası Derya'nın giydiği Ceteris Paribus tişörtü beni mutlu etti. Hoş ve eğlenceliydi, ortam da güzeldi, gençlik de dışarı çıktı. İyi, iyi yani. MFÖ de gelecek bu aralar, bilet bulunursa gidilir.

Sinema
Hala Avatar'ın çıkmasını beklerken, vizyona giren, girdiği halde izleyemediğim Uzak İhtimal insan ilişkilerine farklı bir açıdan bakıyor. En azından bakacağını umuyorum. Onun dışında sonunda Oscar ödüllü Departures'ı izleyebildim. İlginç ve güzeldi lakin, çok ruhaniydi. Yine de ister müzikleri isterse ölüleri bu diyardan uğurlasak da, asıl veda edenler onlardır diye haykıran, sempatik tatlı ve eğlenceli bir film. Onun dışında Yes Man'deki hatunun da yeni filmi geldi, o da güzel ve gidilesi. Aslında belli bir noktadan sonra tadı kaçan sakıza da benzese de karakterlerin özenle seçildiğine sevinip, rolün hakkının iyi verildiğini belirtirim. Özellikle Anal Girl repliği ile esas oğlanın apartmandan çıkışındaki dansı hafif bir gülümseme bırakıyor. Filmlerden bahsederken bir de Film Ekimi geliyor haftaya, Woody Allen amca yeni film çekmiş, haberim yoktu, bilmek iyi oldu. Gene NYC'de geçiyor, özüne dönmüş abimiz, sevindim. Onun dışında 9, Chéri, Monica Belluci'li Dönüşüm, ve Micheal Moore'un Kapitalizm'i ve ülkemize eşcinsel açılım olarak girecek Gel Porno Çevirelim festivalin benim için highlightları. Fiyatlar indirimli fiyatta hafta içi 3.5 diğer zamanlarda 8 lira, indirim yoksa da 12 lira.

0 comments:

2006-2012

Hayır efendim bu kesinlikle ek$isozluk özentisi bir yazı değildir, sadece ucu kıytırık yerlere varan kendi öz inancımdan kaynaklanan bir bitim tarihi ve copyright mevzusudur. İşbu yazı burada olduktan sonra buradaki yazılar ve imajlar Birleşmiş Devletler İnterneti Koruma ve Geliştirme yasası altında ulvi haklar doğrultusunda korunmaktadır. Şimdilik buradaki yazılar, mittafa tüzel kişisinin okilovebeytiverymuch adıyla internete bir yansımasıdır ve bu yansımayı mittafa pek sevmektedir. Hatta bu tüzel kişi, artık tüzel olmakla kalmamakta, tüzel kişilikleri içermektedir, içerecektir, içermelidir. Eğer bu itirazınız varsa bi şekilde ulaşmanız pek tabii mümkündür. Süpaneke dinimiz amin